GÜNDEM

Bazı kişiler COVID-19’a karşı ‘insanüstü’ bağışıklığa sahip

Bu bağışıklığa sahip bireyler, gelecekteki SARS-CoV-2 varyantlarının çoğuna ve belki de tümüne karşı dirençli olabilir.

Geçtiğimiz aylarda yapılan bir dizi çalışma, bazı insanların COVID-19 hastalığına neden olan SARS-CoV-2’ye karşı olağanüstü güçlü bir bağışıklık tepkisi oluşturduğunu buldu. Rockefeller Üniversitesi’nden virolog Paul Bieniasz ve meslektaşları, bu bireylerde delta ve beta dahil olmak üzere test edilen altı varyantı güçlü bir şekilde nötralize edebilen antikorlar tespit etti. Bazı bilim insanları buna “insanüstü bağışıklık” adını verse de immünolog Shane Crotty “hibrit bağışıklığı” demeyi tercih ediyor.

Peki “insanüstü” veya “hibrit” bağışıklık tepkisini kim geliştirebilir?

Virüse “hibrit” olarak maruz kalan insanların vücutları, mevcut ve gelecekte ortaya çıkabilecek varyantlara karşı etkili olabilecek antikorlar üretiyor. Hibrit bireyleri ise örneğin, 2020’de koronavirüs ile enfekte olup ardından bu yıl mRNA aşısı olanlar kapsıyor.

Rockefeller Üniversitesi’nden virolog Theodora Hatziioannou, “Bu insanların aşıya karşı inanılmaz tepkileri var ve kanlarındaki antikorlar, 20 yıl önce ortaya çıkan ilk koronavirüs SARS-CoV-1’i bile etkisiz hale getirebilir.” açıklamasında bulunuyor.

Çalışmada antikorların, nötralizasyona karşı oldukça dirençli olacak şekilde tasarlanmış bir virüsü bile devre dışı bırakabildiği görüldü. Bu virüs, SARS-CoV-2 antikorlarının kendisine bağlanmasını önlediği bilinen 20 mutasyon içeriyordu. Uzmanlara göre, sadece aşılanmış veya daha önce koronavirüs enfeksiyonu geçirmiş insanlardan alınan antikorlar, bu mutant virüse karşı esasen işe yaramazdı. Ancak “hibrit bağışıklığı” olan kişilerdeki antikorlar varyantları etkisiz hale getirebilir. Hatziioannou, “Bu bulgular, daha önce SARS-CoV-2’ye maruz kalmış kişilerde mRNA aşılarının ne kadar güçlü olabileceğini de gösteriyor. Artık gelecekteki tüm varyantlara karşı koruma sağlayacak bir pan-koronavirüs aşısı bulmaya odaklanan çok sayıda araştırma var.” diyor.

Hatziioannou ve meslektaşları, COVID-19 ve ardından mRNA aşısı olan herkesin bu kadar dikkate değer bir bağışıklık tepkisine sahip olup olmayacağından tam olarak emin değil. Bu fenomeni sadece birkaç hastayla incelediklerini söyleyen Hatziioannou, bunun son derece zahmetli ve yapılması zor bir araştırma olduğunu da ekliyor. Ancak virolog, 14 hasta ile yapılan çalışmada hastaların her birinde aynı şeyi gördüklerini belirterek, bu yüksek bağışıklığın yaygın olabileceğini vurguluyor.

Birkaç başka çalışma ise hem koronavirüs hem de mRNA aşısına maruz kalmanın olağanüstü güçlü bir bağışıklık tepkisini tetiklediği hipotezini destekliyor. Geçen ay The New England Journal of Medicine’de yayınlanan bir çalışmada bilim insanları, 2002 veya 2003’te SARS-CoV-1 ile enfekte olmuş ve daha sonra bir mRNA aşısı almış kişiler tarafından üretilen antikorları analiz ettiler. Bu insanların, tüm varyantları ve SARS benzeri virüsleri nötralize edebilen yüksek düzeyde antikorlar ürettikleri tespit edildi. 

Pennsylvania Üniversitesi’nden immünolog John Wherry ise aşının üçüncü dozunun muhtemelen bu antikorları destekleyeceğini ve antikorların evrimini daha da ileriye götüreceğini söylüyor. John Wherry’e göre, kişilerin vücutları böylelikle, virüsün bir sonraki varyantı ne olursa olsun savaşmak için daha donanımlı olacak.

Virolog Paul Bieniasz da bütün bu bulgulara dayanarak, bağışıklık sisteminin eninde sonunda bu virüse karşı üstünlük sağlayabileceğini söylüyor. Bieniasz, “Eğer şanslıysak, SARS-CoV-2 sonunda bize sadece hafif bir soğuk algınlığı veren virüs kategorisine girecek.” diyor.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu